Nevşehir Damat İbrahim Paşa Külliyesi

Damat İbrahim Paşa Külliyesi
Damat İbrahim Paşa tarafından 1726-1727 yıllarında yaptırılan külliye, camii, medrese, imaret, sıbyan mektebi, hamam, kervansaray, çeşmelerden ibarettir.
Damat İbrahim Paşa Külliyesi içinde yer alan Kurşunlu Camii 1726’da tamamlanmıştır. Caminin hemen yanında külliyeye ait medrese, kütüphane ve imarethane ile hamam bulunur. 3 kapılı bir avlu içinde caminin 44 m yüksekliğinde zarif bir minaresi vardır. Ana mekanı örten kubbesi kurşunla kaplandığı için bu adla anılır. Caminin iç kısmı çiçek motifleriyle bezenmiştir. Külliyenin inşaatında çalışacak ustalar hassa Mimarı Mehmet Ağa ve bina emini İsmet Ağazade Seyid Mustafa Ağayla birlikte İstanbul’dan gönderilir.Hassa Mimarbaşı’na, bina eminine ve Muşkara Kadısı *na İbrahim paşa tarafından yazılan bir hükümle, külliyenin inşaatı için Muşkara’ya giderken Gebze’de durarak Çoban Mustafa Paşa Külliyesi yapılarını inceleyip resimlerini çıkararak (muhtemelen rölöve ve eskizler yaparak) yollarına devam etmeleri, “Başkentten uzak bir yerde yapılıyor.” diye İstanbul’da yapılan külliye yapılarından daha az itina gösterilmemesi bildirilmiştir. Aynı hükümde mimarbaşının inşaatın giderlerinin keşfini yapıp gerekli keşif defterlerini ve vesikalarını hazırlayıp İstanbul’a dönmesi, eğer inşaatla ilgili görüşülecek bir şey varsa bina emininin de İstanbul’a dönebileceği, aksi takdirde İstanbul’dan gelen ustalarla birlikte çalışmalara başlaması, inşaata başlangıçta 5000 kuruşun ayrıldığı ve keşif defterleri İstanbul’a geldikten sonra kesinleşen masraf toplamına göre tahsisatın arttırılabileceği bildiriliyordu (1726). Bina emini Seyid Mustafa’nın inşaat başladıktan bir müddet sonra ölümü üzerine yerine atanan Osman Ağa da ölünce yerine inşaatın kontrolüne bina emini olarak Mustafa Ağa atanır. Mustafa Ağa’nın bina emini olduğu sırada, İbrahim Paşa İstanbul’daki yalılarını inşa eden Serkis Kalfa’yı külliyenin inşaatını kontrole yollar.
Külliyenin inşaatına başlanırken inşaatta çalışacak arabacı ve taşçıların temini için Niğde, Kayseri, Kırşehir, Sivas, Aksaray kadılarına ve o civarda oturan Boynu İnce Türkmenleri’nin boy beylerine hükümler yazıldı. İnşaatta kullanılacak kireç Kayseri’nin Urum Diken kireç ocaklarından alınıp Boynu İnce Aşireti tarafından batmanı bir akçeye Muşkara’ya taşınacaktı. Külliye yapılarından camii, medrese, kütüphane, mektep ve hamamın kitabeleri İstanbul’da hazırlanarak Muşkara’ya gönderilmiştir.


Damat İbrahim Paşa Camii
88 m boyunda, 44 m eninde dikdörtgen planlı bir avlu ile çevreli olan Camiye halk arasında Kurşunlu Camii de denmektedir. Camiye üç kapıdan girilir. Ana giriş avlu kapısının kuzeybatısında olup kapı üzerinde Şair Nedim’e ait bir mermer kitabe yer almaktadır. Güney duvarındaki giriş kapısı ise yolun seviyesinden dolayı yüksekte kaldığından avluya merdivenlerle inilmektedir. 3. kapı ise doğudadır.
Camii giriş kapısı ve mihrap ekseni üzerinde şadırvan yer alır. Şadırvanın örtüsü kagir bir kubbe ve onu çevreleyen iki metre genişliğinde sekizgen, ahşap saçaktan meydana gelmiştir. Bu örtüyü sekizgen kesitli, sekiz adet sütun taşır. Sütunlarından aralarında siyah, beyaz almaşık düzende örülmüş sivri kemerler vardır. Şadırvanın mermer olan su haznesi, on iki planlıdır ve çeşmelerin olduğu yüzeyler, köşelerde sütunlarla birbirinden ayrılmıştır.
Camii şahmı 16.80x16x80 m ölçülerinde kare plandan yükselen sekizgene oturmuş kubbeyle örtülmüştür. Kıble aksında 6.00×6.85 bir mihrap önü nişi bulunur. Mihrap önü nişi, salım zemininden 15 cm yüksektir. Kare planın köşelerindeki pandantiflere yarım kubbeler oturur. Dışta, sekizgenin köşelerinde inşa edilen ağırlık kuleleri ve alemleri Lale Devri’nin özeliklerini karakterize etmektedir.
Yine dışta caminin köşelerinde yapıyı daha yüksek gösteren palastırlar bulunur.
Cami dört sıra pencerelerle aydınlatılmış olup üç sırası sivri kemerli ve vitray camlıdır. Camide iç mekanda mihrap, minber, galeride dış mekanda cami portelinde, son cemaat yerinde mermer üzerinde, minare şerefesi altı ve şadırvan kemerlerinde yöreye has taş üzerinde uygulandığı görülür. Mihrap, profillerden meydana gelen dikdörtgen çerçeve içinde üzeri altı sıra mukarnas dizisiyle kapanmış nişten oluşmaktadır. Camide mermer işçiliği ile birlikte Lale Devri bezeme anlayışının en yoğun uygulandığı yer minberdir. Minber merdivenini taşıyan üçgenin alt kısmında dikdörtgen karelerin oluşturduğu yedi çerçeve vardır ve içlerinde kedi gözü bulunmaktadır. Bunlardan minber kapısı tarafında olan iki tanesinin içi oyulmayıp bu boşluğa vazo içerisinde çiçek buketi kompozisyonu yapılmıştır. Çiçek buketi, buğday başağını andıran laleler, yapraklar ve natüralist üslupta çiçeklerden oluşmaktadır. Merdiven boşluklarıyla bu kedi gözlerinin oluşturduğu çerçeveler arasında kalan üçgen yüzeyin ortasında birer gülbezek motifi yerleştirilmiştir.


Nevşehir Medrese
Camiiyle aynı platform üzerinde Cami-i Kebir Caddesi’nin batısında bulunan medrese bugün Damat İbrahim Paşa Halk Kütüphanesi olarak kullanılmaktadır. Dikdörtgen planlı olan medresenin revaklı bir avlusu, bu avlunun etrafında dizilmiş on yedi medrese odası, bir baş odası vardır.
Medrese giriş kapısı, dikdörtgen bir çerçeve içinde, taşlan geçmeli olarak örülmüş, basık kemerli bir kapıdır. Üzeri kurşun kaplı bir saçakla korunan kapının üzerinde, dikdörtgen çerçeveyle kemer arasında Seyyit Vehbi’ye ait 1139 tarihli kitabe yer alır. 7.50×7.50 m ölçülerindeki baş odanın giriş kapısı güney cephesindedir ve medresenin giriş revağma açılır. Üzerinde Nedim’e ait bir kitabe yer alır.
Nevşehir İmaret
İmaret bugün aşevi olarak kullanılmaktadır. Cami-i Kebir Caddesi ‘nin batısındaki yapı grubunda, sıbyan mektebi ile medrese arasında yer alır. İki oda, bir mutfak, tuvaletler,kayaya oyulmuş depodan meydana gelir. Mutfak kare planlıdır, istinad duvarına güneybatı köşesinden birleşiktir. Arada kalan üçgen alanın yansı depo, yarısı da mutfağın ocağı olarak kullanılmaktadır. Mutfağın kubbesine geçiş pandantiflerle sağlanır. Kubbenin tepesinde ise sekizgen bir aydınlık feneri bulunur.
Sıbyan Mektebi
İmaretin güneyinde, bir kayanın üzerine inşa edilmiş olan sıbyan mektebi ve avlusu, diğer yapılardan daha yüksek bir kottadır.Dikdörtgen planlı bir dershane ve dershanenin güneyinde iki üniteli revaktan oluşan bir plan şeması vardır. Üçgen bir arsa üzerindeki sıbyan mektebinin batı ve güneyinde üçgen birer avlu bulunur. Batıdaki küçük avluda, imarete geçişi sağlayan merdivenler bulunur. Cami-i Kebir Caddesi’ndeki giriş kapısından güneydeki avluya çıkılır. Tek sütun ve üç yandan duvarlarla taşman revağın kubbe olan örtüsüne pandantiflerle geçilir. Revağın sokak cephesinde bir penrere bulunur. Dershanenin ise ikisi sokağa, ikisi imaret avlusuna, biri revağa açılan beş penceresi vardır. Örtüsü aynalı tonozdur.
Nevşehir Hamam
Külliyenin kuzeyinde, Cami-i Kebir Caddesi’yle Belediye Caddesi’ni birleştiren yokuş üzerinde kervansarayın karşısında yer alır. Hamamın soğukluk kısmı, beşik tonozla örtülü giriş eyvanı, yanlarda basık beşik tonoz örtülü birer oda, bunların açıldığı kare bir mekandan oluşur. Kubbe örtülü kare mekanın kubbesine geçiş, tromplar ve aralarındaki pandantiflerle sağlanır. Kubbe tepesinde sekizgen planlı aydınlatma feneri bulunur. Güneybatı ve güneydoğu duvarları boyunca taştan yapılmış bir sedir kuşatır. Ortasında sekizgen planlı fıskiyeli mermer havuz vardır.Günümüzde halen faaliyet göstermektedir.(hamam görüntüsü)

Nevşehir Kervansaray
Bugünkü Belediye Caddesi’nden girilen kervansaray, cami avlusu altında yer alır.

Nevşehir Çeşmeler
Cami avlusunun güney duvarı üzerinde ve sübyan mektebi avlusunun köşesindeki istinada duvarı üzerinde olan iki çeşme bulunmaktadır. Cami avlusunun güney duvarındaki çeşme bezeme bantlanyla ve silmeleriyle dikdörtgen bir çerçeve içindeki derinliği az, sivri kemerli bir niş içindedir. Su deposu, cami avlusu içerisinde yer alır. İstinat duvarındaki çeşmenin üst kısmında profilli bir saçak vardır. Vehbi tarafından yazılan kitabesi kemer üzerindedir.

Nevşehir Kütüphane; Damat İbrahim Paşa1 yaptırdığı eserlerden biridir. 18 YY, da zal medrese ihtiyacını karşılayan bu kütüphane Türkiye’nin hiç bir yerinde bulunmayan değerli el yazması kitaplar bulunmaktadır,günümüzde halâ hizmet vermekte, Turistler tarafından ziyaret edilmektedir,Ne yazık ki D.İbrahim paşa tarafından İstanbul dan hediye edilerek gönderilen eser kitaplarımız Nevşehir kütüphanesinde korunamayacağı düşünülerek Konya milli halk kütüphanesine gönderilmiştir.Ayrıca bu güzide tarihi kütüphanemiz bir dönem içindede hapsa ne olarak kullanılmıştır.

Cappadocia Travel Cappadocia Tour Cappadocia Turkey Cappadocia Places To Visit